30 Ağustos 2008

Menengiç Kahvesi


Diyarbakır'da öğretmen-asker iken izinlerimizi haftaiçi kullanıyorduk. O tek günü de yeni yerleri keşif, bol bol kebap yemek, alışveriş ve çamaşır gibi ihtiyaçları karşılayarak ve tabi ki internet cafede geçiriyorduk...Genelde farklı yerlerde yemeğe çalışıyorduk...hatta bu uğurda şehrin çıkışına doğru -Mardin yolunda- çok güzel bir kebapçı keşfetmiştik...Oraya göre lüks bu yerde kişibaşı 15 YTL'ye tıkabasa çok çeşitli şeyler yiyerek bir ziyafet çekmiştik. Hatta aynı yer İstanbul'da olsa o masadan 50-60 YTL'den aşağı çıkamayacağımızı konuştuk arkadaşlarla...

Trafiğe kapalı ve Diyarbakır 'piyasası'nın gözdesi Sanat Sokağı'nın cafelerinde tanıştık Menengiç kahvesiyle...İlk yudumda beğenmediğimi ama sonraları tadını çok sevdiğimi söyleyebilirim...Menengiç, fıstık ailesinden gelen (nasıl bir tanım bu ya :) bir bitkiymiş...İçimi oldukça hafif..Ama ilk bir kaç içişimde hafif rahatlıcı etkisi olduğunu farkettim..Belki bünye alışık olmadığı içindir...Yani klasik kahve gibi canlandırmak yerine rahatlatmıştı beni :)
Sonra tabi İstanbul'a dönerken 3 kavanoz getirmek farz oldu.. 3 kavanozu havluların ve diğer giyeceklerimin içine sarıp sarmaladım. İzolasyonun ve paketlemenin nirvanasına ulaştığımı sanıyordum ki...eve gelip çantayı açtığımda birinin kırıldığını gördüm...(Havaalanı bagajcılarına selam ederim! Yahu tamam bagajlara anne şefkati gösteremezsiniz ama o kadar korumaya alınmış bir kavanozu kırmak da özel bir efor ister:) ) tabi bizim eşyalar da bulamaç halindeydi...Evdekilerle hasret giderirken ev yoğun bir menengiç kokusuyla donandı :)

İstanbul'da birkaç yerde satıldığını biliyorum...Ama naptıysak orda içtiğim Menengiç'in kıvamını tutturamadık...araştırmalara devam..Size de tavsiye ederim

16 Ağustos 2008

CRM Dedikleri



Daha önce de uğraşmakla birlikte özellikle son işimde CRM yazılımı ve danışmanlığı satmam nedeniyle bu işle bayağı içli dışlı oldum..Burda olayın teknik taraflarına girmeye gerek yok. 'CRM for Dummies' tadında birşeylerden bahsetmek istiyorum. Bugün çoğu firma CRM kampanyaları düzenliyor. Bazıları da sadece SMS ve mail göndererek CRM yaptığını sanıyor. Aslında temel anlamda yapıyor sayılırlar ama olaya büyük resimden bakarsak çok eksik bu çalışmalar...Bugün cep telefonuma mesaj gelince bu konuda yazmak istedim. Şu iki olayı karşılaştıralım: Bir banka var ki ayrı bir CRM departmanına sahip ve onlarca master'lı okumuş çocuklar istihdam ediyor...Yazılımlarına ve onun uyarlanmasına (implementation) yüzbinlerce $ harcamışlar...Hatta yetmemiş CRM'i de racona uygun şekilde analitik, operasyonel ve işbirlikçi (collaborative) diye ayırmışlar...Analitik kısımda milyonlarca müşteri verisini analiz edip segmentasyon yapmışlar; öte yandan çağrı merkezleri kurmuşlar/dış kaynak kullanmışlar...e-mailler göndermişler...'Retention specialist' diye allı güllü pozisyonlar açmışlar :) Toplam maliyet milyonlarca dolar....Bu olayın bugünkü sonucu : bıdı bıdı markasında %x indirim var diyen bir sms...

Gelelim diğer şirkete: bizim semtte masa ve sandalye aldığımız 3 katlı binasıyla bir mobilyacı (kendileri AVM diyor :) ... onlar da şu ürünlerimizde %b indirim veya şu kampanya başladı diyen smsler gönderiyorlar her ay...kullandıkları basit bir sms gönderim programı...

Sonuç: İkisi de aynı gibi
Yorum: Deve ile pire berabere kaldı.. Aynı kefeye koymak haksızlık ama basit mantıkla sonuca bakınca bunlar çıkıyor
Dipnot: Bu sms, sesli arama gibi olaylardan çok benim gönderdiğim bir maile düzgün cevap verilseydi CRM yapıyor olurdunuz...Kısaca olmamış...Bu müşteri kaçar :)

Ah be Peppers&Rogers amcalar neler çıkardınız başımıza :)